İstanbul’dan halam gelmişti. Biz de onu gezdirmek için Saklıkent’e gittik. Saklıkent gerçekten çok güzeldi, muhteşem bir atmosferi vardı. Su oldukça hızlı ve sürükleyici akıyordu. Hatta o kadar şiddetli akıyordu ki görevliler taşlara bağlı ip çekmiş.
Maceracı biri olan ben, iplere tutunmadan yürümeye çalıştım; ama yapamadım. Bunun üzerine suda ayağımı ileri geri oynatmaya başladım ki su ayakkabımı çıkarak sürükleyip götürdü. O taşlı yolu çıplak ayakla yürümek zorunda kaldım. Yürürdüm yürümesine de çok yürümüştük. Canım çok yanmıştı; ama kesinlikle ve kesinlikle buna değerdi.
Keyifli yürüyüşümüzden sonra bir kafede oturup çay içtik.Sular şarıl şarıl akarken çayımızı yudumladık. Daha sonra evimize döndük. Bu gezimiz gerçekten muhteşemdi.