TÜRKÇE DERSİ Buca Ortaokulu
Bir ocak ayı sabahı tüm yerleri kar tutmuş, dizlerime kadar karlar geliyordu. Yaşadığım şehirde de fazla kar yağmıyordu. Bu yüzden ilk defa kardan adam yapacaktım. Hemen kardan adam yapmak için yanıma ablamı ve bazı arkadaşlarımı çağırdım. Çizimleri çok güzel olan Öznur hemen bir kağıda bir şeyler karalamaya başlamıştı. Biz de o sırada temiz kar parçaları arıyor ve topluyorduk. Öznur'dan yardım almak için ona seslendiğimizde elindeki kağıdı bize gösterdi. Gördüklerim karşısında şok olmuştum.
Öznur her katı ayrı renklerle boyanmış ve başının üzerinde kırmızı bir şapka olan kardan adam çizmişti. Bunun üzerine oy çokluğuyla hemen Öznur'un çizdiği kardan adamı yapmaya başlamıştık.
Sonunda çok güzel ve şık bir kardan adamımız olmuştu. Arkadaşım Cansu atıldı hemen ve "Ben, bu kardan adamın bir ressam olmasını istiyorum." dedi. Hepimiz neden ressam olmasını istediğini sormuştuk. Bunun üzerine bize bir açıklama yaptı ve konuşmaya başladı. "Her katı ayrı renklerde olduğu için sanki resim çizerken üstü kirlenmiş bir ressama benziyor." dedi. Cansu'ya benim aklımdaki fikrin daha güzel ve mantıklı olduğunu söyledim. Cansu bana fikrimi sordu ve ben de anlatmaya başladım. "Arkadaşlar, sizce bu kadar renkli ve güzel giyinen bir kardan adam neden moda tasarımcı olmasın?" dedim. Arkadaşlarım duyunca her ne kadar şaşırsalar da bana hak verdiler. Cansu da dahil herkes benim kararımı kabul etmişti. Çok sevinmiştim. Sonunda güzel bir mesleği olan tatlı mı tatlı ve şık mı şık bir kardan adamımız olmuştu.
